Türk Milletinin yıllarca unutamayacağı o zifiri kara gün olan 12 Eylül'ün üzerinden tam 40 yıl geçti “ Kara bir gün olan 12 Eylül 1980 Dış mihrakların sevindiği, Ülkücülerin çile çektiği, TBMM'nin lağvedildiği, Anayasanın uygulamadan kaldırıldığı, Haksızlığı gideren bir demokrasi Adaleti değil de Emret Komutanım adaleti damga vurmuş ve bütün özgürlükler askıya alınmıştır.
7 bin kişi için idam cezası istendi. 517 kişiye idam cezası verildi. 650 bin kişi gözaltına alındı. 1.milyon 683 kişi fişlendi. 50 kişi idam edildi. 171 kişi işkenceden öldü.
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği askeri darbeyi CIA'nin Türkiye masası şefi Paul Hanze'ye haber verdi o da sevinçli haberi Başkan Jimmy Cartere Bizim çocuklar başardı cümlesi ile duyurdu.
Kenan Evren şartların olgunlaşması bekledik dedi.
Askeri darbeden sonra Milliyetçi Hareket Partisi camiası ve Ülkücü hareket için çileli günler başladı.
Binlerce ülkücü komünist militanlar ile aynı kefeye konularak cezaevi ve Zindanlara dolduruldu.
Alparslan TÜRKEŞ'in ve 220 Ülkücünün idama istendi.
Bir yanda da Mamak zindanlarında vicdan rafa kaldırılmış en ağır insanlık dışı işkenceler sürdürülmekte, Cuntanın emriyle Devletin askeri tarafından
Vatan evlatlarına her türlü kötülük icra edilmekteydi, dışarıda kalanların durumu da hapishane hayatından farksızdı.
Dışardaki Ülkücüler badireli günlerde boş durmadılar yeniden toparlanma sürecine girdiler.
Ülkücüler Vatanı ve Milletini sevmenin bedelini dar ağaçlarında ve yağlı urganlar da ödemiştir.
İdam Edilen 9 Ülküdaşımız.
Mustafa Pehlivanoğlu, 7 Ekim 1980, Cevdet Karakaş, 4 Haziran 1981, İsmet Şahin, 20 Ağustos 1981, Fikri Arıkan, 27 Mart 1982, Cengiz Baktemur, 2 Mayıs, 1982, Ali Bülent Orkan, 13 Ağustos 1982, Ahmet Kerse, 31 Ocak 1983, Halil Esendağ, 5 Haziran 83, ve Selçuk Duracık da, 5 Haziran 1983 tarihinde 12 Eylül adaletinin (!) yağlı urganlarıyla şehitlik mertebesine ulaştılar.
Allah mekanlarını cennet eylesin. Ruhlarına Fatiha
